Gebelik diyabeti, ‘‘Gebelik Şekeri’’ olarak da adlandırılır. Önceden şeker problemi olmayan bir kadında gebelik döneminde ortaya çıkan ve doğumla birlikte düzelen geçici bir diyabet türüdür. Gebelik sırasında annede hormon düzeylerinde artış görülmektedir ve bu artış ile hormonlar aktif olurken kan şekerini kullanmaktadır. Kanda seviye düşmesi insülin salgılanmasını baskılar. Hormonların sürekli yüksek oluşu insülinin de sürekli uyarılıp direnç oluşturması halinde fazla şekerin salgılanmasına sebep olur ve şekerin kanda olması gereken düzeyden daha yüksek olmaktadır. Gebelerin %70 inde görülür ve kendini tüm gebelerde ‘‘çok yer, çok içer, çok fazla tuvalete gider’ bulguları ile belli eder. Belirtileri ise ağız kuruluğu, çok su içme isteği, sık idrara çıkma, özellikle yemeklerden sonra başlayan halsizlik ve kalp çarpıntısı, yorgunluk, baş ağrısı, mide bulantısı, sürekli açlık hissi, şeker ölçüm testinde açlık şekerinin 140 üzerinde olması yer alır. Gebeliğin 24. Haftasından itibaren belirtiler görülmeye başlar. 24–28 haftaları arasında şeker yüklemesi testi ile kan şekeri 140 ve üzeri görülmesi ile annenin yaşadığı belirtileri ifade etmesi halinde bu tanı konur. Gebelik diyabette kan şekeri normal düzeyde tutulmazsa hem anneye hem de bebeğe ciddi zararlar verebilir ve hatta ölü doğuma dahi neden olabilmektedir. Annede hipertansiyon, ilerleyen yıllarda diyabet hastası olma riski, hipoglisemi koması, bayılma, iri bebek doğma riski ve iri bebeklerde zor doğuma bağlı doğum travması, yenidoğan sarılığı, bebekte görmeme (körlük), erken veya geç doğum, yine bebeklerde, doğum sonrası geçici solunum sıkıntısı, annede obezite riski, doğumda fazla kan kaybı yaşanması gibi bir çok olumsuz sonuçlar doğurabilir. Bunun için ivedilikle bir hekime başvurulmalı ve kan şeker düzeyi normal aralıklarda tutulmalıdır.
8°C
